Page 10 - Kıbrıs Manşet
P. 10

10    haber                                                                                                                 Cuma, 30 ağustos 2019



                                                                                       ğun elinde içi bira dolu bir bardak görür. Çocuk biradan iki yudum alır. Baba yaşlı
                                                                                       kadına döner ve “bu seni geçti, biracıdır biracı, bak!” der ve gururlu (!) bir şekilde
                                                                                       gülümser. Belki de adam için oğlunun “erkekliğinin” bir kanıtıdır bira yudumla-
                                                                                       ması, kim bilir? Hepimiz çocukken takdir edilen davranışlara yöneliriz, bu babası
                                     Dr. Umut ÖZKALELİ                                 tarafından mağdur edilen çocuk da aynen onu yapar. Babasının teşvikini yarıda
                                                                                       bırakmak istemez ve iyi bir şey yaptığını zanneden çocuk bardağın yarısından
                                                                                       fazlası dolu olan birayı bir dikişte içer (fondipler). Anne bu durumu görünce gözle-
                                                                                       rini dehşetle açarak babaya bakar ve bir tepki göstermesini bekler, adam hiç tın-
                             Çocuklarımız Malımız                                      maz, durumdan memnuniyeti devam eder. Kadın da sesini çıkarmaz. Yan masada
                                                                                       oturan kadın şahit olduğu bu olayın etkisiyle üzüntüyle titreyerek yerinden kal-
                                                                                       kar, masaya yaklaşır ve “sosyal hizmetin işlevi olan bir yerde bu çocuğu sizin eli-
                                        Değildir 3                                     nizden alırlardı” der. Anne “neden?” diye sorar. Kadın: “Çocuğunuza alkol içirdiniz,
                                                                                       umarım bu günden sonra bu davranış biçiminizi değiştireceksiniz” der ve masa-
                                                                                       dan ayrılır. Sonradan İstanbul havaalanında polis çağırıp bu aileyi şikayet etmedi-
                                                                                       ğinden çok üzüntü duyar çünkü orada yasanın geçmesi ve uygulanmaya
                                                                                       başlaması bu ailenin kendi ülkelerinde bu olaydan sıyrılması yerine cezalandırıl-
                Geçen yazıda Adayarısı’nda çocuklarımızı nasıl hakları olan bireyler yerine ken-  malarına yardım edebilirdi gerçeğiyle karşı karşıya kalır. Çocuğunun bira içmesin-
              dimize ait malımız gördüğümüzle ilgili hikayelendirmelere başlamıştım. Bu yazıda  den rahatsızlığı gözlemlenmesine rağmen, anne farklı bir yol izlemeyi tercih eder
              da bu gözleme dayalı hikayelendirmelere devam edeceğim.                  ve uçakta kendisini uyaran kadının yanından geçerken “sen kimsin de bana çocu-
                Ankedot 8: Adayarısındaki tiyatro festivali sırasında, popüler bir oyun sahnele-  ğuma nasıl bakacağımı öğretmeye kalkıyorsun?” diye hışımla sorar. Adam da
              niyor. Çok kalabalık var. Oyun öncesinde saygın bir tiyatrocu izleyicinin arasında  olay iki kadının kapışma problemiymiş gibi “ikiniz de kesin yoksa fena olacak”
              geziyor, gruplar halinde duran insanlarla konuşuyor. Oyunu önceden izlemiş olan  şeklinde bir “erkek” tehdit sallar. Kadın Ercan’a inince polise resmi şikayette bu-
              birisi, yanında yedi sekiz yaşlarında gelmiş olan bir izleyiciyi işaret ederek tiyat-  lunur. Kendisinden şikayet edildiğini gören babanın ilk savunması “sen yasa masa
              rocuya dönüyor ve diyor ki “yalnız keşke bu oyunun çocuklar için uygun olmadı-  bilmiyorsun İstanbul’da olmuş bir olaydan beni burda suçlayamazsın” olur. Çocu-
              ğını, belli bir yaşın altındaki izleyiciyi getirmemeleri konusunda izleyiciyi  ğuna karşı işlediği suçun muhakemesi bir an bile gözünde parlamaz, sadece başı-
              uyarsaydınız. Çocuklara uygu bir oyun değil bu” diyor. Tiyatrocu besbelli bu açı-  nın belaya girmeyeceği noktasına odaklanır. Kadın çocuğun konuşulan anda
              dan oyuna hiç bakmamış, aklına bile gelmemiş. Ama bunu kabul edip, bir dahaki  kanında alkol olduğunu söyleyince bu seferki savunması “annesinin birasını ma-
              sefere daha dikkatli olacaklarını ve yaş hassasiyeti ile oyunları duyuracaklarını  sadan aldı ve benden izinsiz bir yudum içti” şeklinde çocuğunun arkasına saklan-
              söylüyor m? Maalesef hayır. Cevabı kendinden emin, “bizim çocuklarımız alışıktır,  mak olur. Söz konusu baba önce kadına bağırarak, ardından tehtit ederek,
              görmedikleri duymadıkları bir şey yok, onları bozmaz” diyor. Bu popüler, popüler  ardından küçümsemeye çalışarak caydırmaya çalışır. Sonra polisin omzuna elini
              olduğu kadar müstehcen, müstehcen olduğu kadar cinsiyetçi, cinsiyetçiliğinden  atarak uzaklaştırıp kulağına fısıldayarak zabıt tutulmasını engellemeye çalışır. Ka-
              öte kadın düşmanı ve kadın aşağılayan oyuna çocuklarımız dahil ediliyor, cinsi-  dına “mühendiz” olduğunu vurgulayarak yanlış yapamayacağını ortaya koymaya
              yetçilik tiyatro üzerinden üretiliyor. Çocuklar hiçbir ötekileştirmeye alıştırılma-  çalışır. Bilinçli çocuk yetiştirmenin formal eğitimle alakalı olmadığını bilmez. Nene ol-
              malıdır, hele de kendini toplumun öncü grubu gören sanatçıları tarafından!  duğundan kuşkulanılan kadın “çocuğun anası var babası var, herkese ne, nasıl karı-
                Anekdot 9:                                                             şabilirler” der. Anne çocuğuna bira içiren kocasını korumayı çocuğunu korumaya
                Anti-militarist konserde yirmili yaşlarında genç bir Kıbrıslı erkek, önünde durup  tercih eder. Anne çocuğunun bira içmesinden rahatsız olmasına rağmen, engel ol-
              konseri izleyen on yaşlarındaki Suriçi çocuklarından birine “sen benim önümden  madığında babası kadar suçlu olduğunu fark etmez. Kendini korumaktan başka
              çekil” diye emreder. Çocuğun yanında tesadüfen duran kadın uzaklaşmaya çalı-  derdi olmayan bu bencil, bilinçsiz ve bilinçsizliğinden kurtulmayı reddeden ebeveyn-
              şan çocuğu durdurur ve “neden gidecekmiş?” diye sorar. “Önümü kesiyor, git-  ler şikayet edilir. Oradaki polis kadına ilgisi ve duyarlılığı için teşekkür eder. Ama o
              sin!” cevabına karşılık kadın adamın beline bile gelmeyen çocuğa bakar ve “onun  polisin üstleri, adamın “İstanbul’da oldu, benden izinsiz aldı sadece bir yudum içti,
              burada durması seni kesiyor mu?” diye sorar. Gencin cevabı “sen nerelisin? Kıb-  ortada bir sorun yok” beyanını doğru kabul eder ve olayı sosyal hizmetlere intikal
              rıslı mısın?” olur. Kadın “fark etmez nereli olduğum, insanım çünkü” der. Anti-mi-  ettirmeden ört bas eder.
              litarizmin sadece tepkisel şekilde Rum düşmanlığı yaşamamak olduğunu       Çocuğa babasının suçu yüklenir, çocuk bir kez daha kendisini korumaktan so-
              zanneden dar beyin, her türlü baskı, dışlama, zorlama, ötekileştirme ve şiddeti  rumlu olup bunu yapmayan babasının malı olarak tescil edilir. Adam da polisten aldığı
              reddeden fikri kirletir ve Türkiyeli olduğu için el kadar çocuktan anti-militarist  ört bas güvencesiyle evine gider. Belki de kendine de “reisi” olduğu eve de haklılı-
              konserde nefret etme özgürlüğünü (!) kullanır. O çocuk birilerinin malıdır, iste-  ğını kanıtlamak için çocuğuna bir bira daha ısmarlayacaktır, ihtima dahilindedir.
              mediğimiz birilerini temsil eden bir “şeydir”. Başkasının malına zarar vermek de  Dedik ya, çocuklar malımızdır, dövsek de, sövsek de, içki de içirsek devlet baba bizi
              çocukları “mal” görmek de bu beyin için anti-militarizmle bağlantısızdır.  bilinçlendirecek, çocuklarımızın haklarını öğretecek sosyal hizmet uzmanlarına bizi
                Anekdot 10:                                                            sevk etmez, çocukların evlerinde güvenli ve haklarına saygı duyulan şekilde yaşa-
                Dehşete kapılmamız gereken şeyler oluyor bu ülkede. Çocuklara tecavüz oran-  dıklarından sosyal hizmet uzmanlarının emin olması için çalışmalarına izin vermez,
              ları açıklandığında “tecavüz edenler de edilenler de Anadolu’dan geliyorlar, bizim  son noktada çocuklarını istismar eden ailelerin ellerinden çocukları almaz.
              sorunumuz değil, onlar alışkındırlar” diye internet gazetelerinin altına rumuzla  Devlet baba karılarının ve çocuklarının arkasına saklanmayı marifet sayan
              utanmadan not düşebilecek kadar “mal” görüyoruz insanı. İnsanlık suçlarını, ço-  adamları korur sadece. Biz de “bananeciliğimizle” çocuklarımızı alkol ve uyuştu-
              cuklara yapıldıkları anda bile görmezden gelebilecek kadar insanlığından çıkara-  rucunun kucağına atarız toplum olarak. 11 yaşında bira “fondipleyebilen” bir
              biliyoruz insanları, çocuk olsalar bile. Kendi grubumuzdan çocuklara zarar  çocuk 18’ine geldiğinde eroinman olacakmış, alkolik olacakmış, bir dikişte içki
              verenleri ise pek bir sessiz izliyoruz.                                  içme hastalığından komaya girecekmiş (binge drinking) devlet babanın umu-
                Anekdot 11:                                                            runda değil. Onlu yaşlarında bira tattırılan çocuklar, on yıl içinde alkollü şekilde
                Gece yarısı Girne’de bir barda iki genç kızın çok seksi kıyafetlerle çok seksi şe-  babasının kendisine verdiği, sonra da “çaldı benden” diyerek sorumluluğundan
              kilde dans etmesi herkesin dikkatini çeker. Yan masalarında oturan kadının dik-  kurtulduğu arabayla başka birimizin çocuğunu öldürdüğünde “kader utansın”
              katini çeken şey ise eline tekila verilen bu kızın çocuk yaşta göründüğü,  deriz ve devlet babayı, onun uygulayıcılarını ve de kendimizi sorgulamak aklımıza
              yanındakinin kendinden de küçük göründüğüdür. Kadın yerinden kalkar ve elinde  bile gelmez.
              tekila bardağı ile dans eden kıza yaşını sorar. Cevap “17” dir. Yanındaki çocuğun  Çocuklarımız insandır. Küçük olmaları, yetişkin olmamaları hakları olmadığı an-
              yaşı ise “11”dir. Kadın işletme sorumlusunun yanına gider ve çocuklara içki sattı-  lamına gelmez. Çocukların bedensel-duygusal bütünlüklerine saygı, insan olduk-
              ğını, bunun yasal olup olmadığını sorar. Adam yasa dışı olmadığını, polisin karış-  ları için dünyaya geldikleri anda haklarıdır. Bedensel ve duygusal dünyalarını
              madığını aslında buralarda tehlikenin bet ofislerden daha çok olduğunu çünkü bu  korumak görevimizdir, sorumluluğumuzdur. Bu sorumluluğu yerine getiremedi-
              gibi yerlere uyuşturucu da girebileceğini söyler. Kadın o sırada aslında çocuklara  ğimizde de malımız olmadıkları için onlar adına karar verme hakkımız ortadan
              içki satılmasının yasadışı olduğunu bilmemektedir. Yine de dönüp, “bu yasa ola-  kalkmaktadır. Fakat biz dövsek de sövsek de, alkol içirsek de, yanlarında sigara
              rak geçmedi diye, siz bu çocuklara içki satarak üç kuruş daha fazla kazanmakta  içsek de, gözlerinin önünde şiddet kullansak da, gece yarılarına kadar sokaklarda
              bir sorun görmüyor musunuz?” diye sorar. Adam “çocuklarının bu saatte nerede  yetişkin gözetimi olmadan kalmalarına izin versek de, başımıza hiçbir şey gelme-
              olduğunu merak etmeyen aileleri anlamak mümkün değil, burada olmamaları ge-  yeceğini bilmenin dayanılmaz hafifliği ile sorumsuzluklarımıza devam ediyoruz.
              rekir” diye cevap verir.                                                 Ama aslında bu sorumsuzluklarımızın bedelini ödemek, bu hareketlerimizin her
                Anekdot 12:                                                            birinin çocuklarımızı kaybetmek riskini taşıdığını bilsek ya da bu risk gerçekten
                Anne, baba, nene olduğundan şüphelenilen yaşlı bir kadın, on ve beş yaşlarında  oluşsa, o zaman çocuklarımızı malımız gibi değil hakları olan, gerçek bireyler ola-
              iki çocuk İstanbul havaalanında bir bankanın lokanta hizmeti veren merkezinde  rak görmeye başlayacağız. “Nasıl bir devlet” sorusu bu bağlamlarda da incelen-
              oturur. Yan masada oturan kadın sonradan 11 yaşında olduğunu öğrendiği çocu-  melidir.


                                                             Yeniden Doğuş Partisi (YDP)     ilgili açıklamalarını eleştirdi. Açıkla-  bürokratik engeller çıkartıldığını
                     "Ülkede yabancı                        Genel Başkan Yardımcısı Bülent   manın “buram buram yabancı ser-  iddia etti.
                                                                                                                               Bülent Kaya, “Devletin yılda 20
                                                            Kaya, ülkede genel olarak bir yabancı
                                                                                             maye düşmanlığı koktuğunu”
                                      sermaye               sermaye düşmanlığı hakim oldu-   savunan Kaya, 100 milyon Euro pe-  milyon dolar kâr payı aldığı ve Ercan
                                                                                                                             Havaalanı’nın ortağı olduğu, yatırım-
                                                            ğunu ileri sürerek, ülkenin önünün
                                                                                             şinat ve 350 milyon Euro’luk yatırım
                                                            yabancı sermayenin getirilebilme-  karşılığında KKTC’nin tek havalimanı  cıdan aldığı bu parayla bütçe açığını
               düşmanlığı hakim"                            siyle açılabileceğini belirtti.  Ercan’ı ciro paylaşımlı yap-işlet-  kapatıp söz konusu sendikacıların da
                                                                                                                             maaşlarının ödendiği unutulmamalı-
                                                              Kaya, Hava Trafik Kontrolörleri
                                                                                             devret yöntemiyle 25 yıllığına kira-
                                                            Sendikası’nın Ercan Havalimanı’yla  layan Taşyapı’nın önüne sürekli  dır” ifadesini kullandı.
   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15