Page 5 - Volkan Gazetesi
P. 5

KAPALI MARAŞ EVKAF’IN MÜLKÜDÜR
                                                              EVKAF’IN MİLYARLARCA EURO ALACAĞI VAR

                   Vakıf nedir? Bir malın özel kişilerin mal varlığından çıkarılarak toplum faydaları doğrultusunda kullanılmasıdır.
                   Örnek: ‘Ben bu arazimi vakfediyorum ve bu arazinin kira gelirleri ile yetim çocukların ihtiyaçları karşılanacak’.
                   Vakıf malının gasp edilmesi ne demektir? ‘Ben yetimlerin ihtiyaçlarını karşılamak için vakfedilen bu araziyi vakıf olmaktan çıkarıyorum ve kişisel
                   çıkarlar için kullanılmak üzere falan özel kişiye veriyorum’ demektir.

                   Dünyanın hiçbir yerinde toplumun faydası için ayrılmış bir vakıf malının özel kişilere verilmesi doğru olarak kabul edilmez. Bugün de
                   hiçbir devlet temsilcisi ‘biz hukuki değişiklikleri yaparak yetimler için ayrılmış araziyi falan turizm şirketine otel yapsın diye verdik ve bu doğrudur’
                   diyemez.  Belki ‘yetimler için ayrılmış araziyi otel yapması için turizm şirketinin kullanımına verdik, ama yetimlerin faydası için kiraların mülkiyet
                   sahibi olan vakfa ödenmesi gerekir’ diyebilir.
                                                                           ARŞiV ÇALIŞMALARI

                   Gerçekleştirilen arşiv çalışmalarında 1571’den 1974’e kadar bütün Vakıf Mallarının incelemesi yapıldı. 2 bin 443 kütük defteri, 13 bin dosya ve 8
                   milyon belge incelendi. Bu incelemelerden 20 Milyon veri çıkartıldı ve bu incelemelerin hepsi bilgisayar ortamına geçirildi. Dijital ortamda 424 bin
                   belge ve fotoğraf içeren bin 744 gigabyte bilgi var. Herhangi biri bize Maraş veya başka bir yerdeki parselden bahsettiğinde bilgisayara girerek o
                   parselin zaman içerisinde hangi işlemlerden geçtiğini görebilmekteyiz.

                   Mülkiyet konusunda bir sıkıntı var mı?
                          Orjinalde Kapalı Maraş’ın tamamen vakıf malı olduğu konusunda herkes hemfikirdir keza elimizde Kapalı Maraşın tamamının Abdullah
                          Paşa, Lala Mustafa Paşa ve Bilal Ağa vakıflarına ait olduğunu gösteren İngiliz tapuları bulunmaktadır.  Fikir ayrılığı nereden çıkıyor? Bizler
                          diyoruz ki; İngiliz İdaresi döneminde vakıf malı olmaktan çıkarılıp, Rumların ve Kilisenin üzerine geçirilen mallar hukuka aykırı bir şekilde ge-
                          çirilmiştir. Karşı fikirde olanlar ise; bu işlemlerin hukuka aykırı olmadığını dile getirmektedir.

                   1955’de Evkaf Dairesinin Kıbrıs Türk Toplumuna devri üzerine, gasp edilen vakıf taşınmaz mallarının belirlenmesi için birçok araştırmalar başla-
                          tıldı. Bu dönemde Larnaka Kaza Mahkemesinde Tersefan Rum Köyü sakinleri bir dava açarak Tapuda tescilli olmayan Tersefan Çiftliğinin
                          zaman aşımından iktisabını talep ettiler.  Larnaka Kaza Mahkemesinde ikame edilen ve Rum Yargıçlar tarafından görülen ilgili davada,
                          Evkaf Dairesi kendisini savunmuştur. Larnaka Kaza Mahkemesi, Tersefan Çiftliğinin bir vakıf taşınmaz mal olduğunu, Ahkamül Evkaf Pren-
                          siplerine göre vakıf taşınmaz mallarının elden çıkarılamayacağı ve/veya devredilemeyeceği, vakıfların sürekli olduğu ve zaman aşımı ne-
                          deniyle iktisap edilemeyeceği hususlarını dikkate alarak, Tersefan Çiftliğinin bir vakıf taşınmaz mal olduğuna dair Evkaf Dairesi lehine hüküm
                          vermiştir. Bu davada üretilen karar, emsal karar olarak mütalaa edildi. Bunun üzerine Tersefan Rum Köyü sakinleri Kıbrıs Sömürge Yük-
                          sek Mahkemesine bir İstinaf dosyaladılar, ancak istinafları Yüksek Mahkeme tarafından reddedildi. (Bakınız Minas Sylvestrou and Others
                          v. The High Council of Evkaf, CLR 1959 – 2960, Vol 24, page 153)

                          1960’da Kıbrıs Cumhuriyetinin kurulmasından sonra Cumhurbaşkan Yardımcısı Dr. Küçük’ün talimatıyle bazı gasp edilmiş vakıf mallarla il-
                          gili Kıbrıs Cumhuriyeti Mahkemelerinde Kıbrıs Cumhuriyeti aleyhine davalar açıldı. Ancak 1963 olayları üzerine söz konusu davalar ileri gi-
                          demedi ve iptal edildiler.

                          Takriben 1990’lı yıllarda Mağusa Kaza Tapu Dairesine ait 1920 ve 1930’ların Tapu kütükleri bir otelin deposunda ele geçirildi, bu tapu kü-
                          tükleri incelendiğinde Maraşın büyük bir kısmının Abdullah Paşa Vakfına, belirli bir kısmının Lala Mustafa Paşa Vakfına ve küçük bir kısı-
                          mınında Bilal Ağa Vakfına ait olduğu belirlendi. Lala Mustafa Paşa Vakfı Mazbut vakıf olup, diğer vakıflar mülhak vakıftır, ancak söz konusu
                          tapu kütüklerinde hileli bir şekilde ve/veya gayrı yasal bir şekilde kütüklere prescription ve/veya Exchange of title kayıtları düşülerek söz ko-
                          nusu vakıf taşınmaz mallar Rumlara devredildi. Bu işlemler Ahkamül Evkaf Prensiplerine ve İngiliz İdaresi kanunlarına göre yasal ol-
                          mayan işlemlerdir. 2002 yılında Lala Mustafa Paşa Vakfının Tesbit Kararı çıktı ve 2005 yılına da Abdullah Paşa Vakfının Tesbit Kararı çıktı.
                          Sözkonusu Tesbit kararlarıyle Maraş’ın vakıf taşınmaz mallarının ilgili vakıflara ait olduğu saptandı ve Mağusa Kaza Mahkemesi sözkonusu
                          Maraş vakıflarının gasbedildiğine hükmederek, Ahkamul Evkaf Prensiblerine göre ilgili Vakıflara ait olduğuna karar verdi.

                          2005’de Mağusa Kaza Mahkemesi tarafından verilen kararları dikkate alarak, Yüksek Mahkememizin Birleştirilmiş YİM/İstinaf: 12-13-14/2015
                          D.6/2016 sayılı davada karar üretmesi sonucu ilgili kararlar tüm idari organlar tarafından da dikkate alınmasını zorunlu kılmaktadır.

                   “Toplumda yanlış bir algı var: 1.5 milyon sterlin”
                          Vakıf mallarının İngilizlerin İdaresinde olduğu dönemlerde kira bedellerini de İngilizler kararlaştırıyordu. Uzun seneler İngiliz İdaresi vakıf mal-
                          larının kiralarını çok düşük tuttu. O zamanlar da Türk toplumunun binalarının (okullar, hastaneler, camiler, vb) tamirleri gibi birçok ihtiyacını
                          da vakıflar karşılamaktaydı. İngiliz İdaresi kiraları çok düşük tuttuğu için, gelirler yetersiz kalmış ve Türk bölgeleri bakımsız kalmıştır. İngiliz
                          İdaresi hata yaparak düşük tuttuğu kira gelirleri sonucu ortaya çıkan bina hasarlarının tamirlerini gerçekleştirmek üzere, hatalarını kabul ede-
                          rek Türk Yönetimine 1 buçuk milyon sterlin vermiştir. Söz konusu imzalanan metin ise 1960 anlaşmasında ‘Appendix U’ diye geçmektedir
                          ve bu paranın ne olarak verildiği de metin içerisinde yer almaktadır. Toplum içindeki bu para ile ilgili yanlış algı ise, verilen paranın gasp edi-
                          len Vakıf Malları için verildiği ve o malları geri alamayacağımız yönündedir.

                          Evkafın isteği nedir? Kıbrıs’ta en büyük mal varlığına sahip olan kurum, gasp edilen malları ve kira kayıplarından dolayı yıllar içerisinde
                          personel maaşlarını ödeyemeyecek ve mallarını tamir edemeyecek kadar zayıflatılmıştı. Evkafın 1900’lerin başından beri gasp edilen mal-
                          larının tazminatları ödenmeli ve mallar geri iade edilmelidir. Milyarlarca Euro değerinde gelir ve mal kayıplardan bahsediyoruz.

                                                                                                                                   Prof. Dr. İbrahim Benter
                                                                                                                             Vakıflar İdaresi Genel Müdürü
   1   2   3   4   5   6   7   8   9   10